Başarılı anne-baba olmak çocuklarımızın fiziksel ihtiyaçlarını karşılamaktan daha fazlasıdır. Başarılı ebeveynlik çocuklarımızın kişilik gelişimlerine ve yaşamdaki başarılarına katkıda bulunmaktır. Çocukların sağlıklı kişilik gelişimlerinin ve yaşamdaki başarılarının temelinde kendileri ile ilgili duygu ve düşünceleri, yani "Yüksek Benlik Saygısı" yatar. Biz anne-babalar da çocuklarımızın benlik saygılarının ve özgüvenlerinin gelişmesinde en etkili role sahibiz.
ŞİMDİ KENDİMİZE ŞU SORULARI SORMALIYIZ:
ÇOCUĞUMUN KARNESİNİ İNCELERKEN ONUN ÖZGÜVENİNİ SARSMAMAK İÇİN NELER YAPABİLİRİM?
ÇOCUĞUMUN KARNE NOTLARI MI ÖNEMLİ, KİŞİLİK GELİŞİMİ Mİ?
ANNE-BABA OLARAK ELİMDE TUTTUĞUM BU KARNEYE BENİM KATKIM NE?
Çocukların okul başarısını etkileyen faktörlerden biri de, aile içindeki yaşantısı, aile üyeleriyle kurduğu ilişkiler ve iletişimdir. Çocuklar ve gençler anne-babalarının onlara olan yaklaşımlarından etkilenirler. Onlara söylediğiniz her söz, ses tonunuz, gözünün içine bakarak konuşup konuşmadığınız; hatta jest, mimik gibi onlara gönderdiğiniz sözsüz mesajlarınız onlar için son derece önemlidir. ŞİMDİ KENDİNİZE TEKRAR SORUN, BENİM BU KARNEYE KATKIM NE?
Öğrencilerimizle yaptığımız görüşmelerde, ailelerine iletmek istedikleri bazı mesajlar olduğunu görüyoruz:
•Bana güvensinler, güvendiklerini belli etsinler.
•Beni hiç kimseyle kıyaslamasınlar.
•Her zaman hatalarımı görüyorlar, hiç mi iyi bir şey yapmıyorum.
•Beni olduğum gibi kabul etsinler, herkesin yetenekli olduğu alanlar farklı.
•Ders dışında bir şeyler okumama izin versinler, çünkü kişilik gelişimim için bu gerekli.
•Saatlerce çalışıyorum, en ufak arada çalışmıyorsun diye söyleniyorlar, biraz anlayışlı olsunlar.
•Yapabileceğimden fazlasını istiyorlar, oysa ben elimden geleni yapıyorum.
•Hem çalış diyorlar, hem de tam çalışırken benden bir iş istiyorlar.
•Çalış, çalış demekten hiç yorulmuyorlar, sürekli çalış, çalış demeleri beni strese sokuyor.
•Kendi hedeflerine benim ulaşmamı istiyorlar.
•Bir kere istediğim sonucu alamayınca benden önce moralleri bozuluyor ve ümitsizliğe kapılıyorlar.
•Benim başarı olarak gördüklerimi onlar küçümsüyorlar.
•Sanırım başarılı olmalısın sözünün biz de ne kadar gerginlik yarattığının farkında değiller.
Gördüğünüz gibi, aslında onlar da başarılı olmak istiyor. Ama her şeyden önce, sizler tarafından, beğenilmek, güvenilmek ve sevilmek istiyorlar.
ÖNERİLER
Çocuklarınızı tanımaya çalışın.
Çocuklarınızı kesinlikle başkalarıyla kıyaslamayın.
Çocuklarınızı farklı bireyler olarak algılayın ve başarılarını vurgulayın.
Çocuklarınızın gelişim dönemlerindeki özelliklerini bilin, yapabileceğinden fazlasını istemeyin.
Çocuklarınızı gösterdikleri çaba için yüreklendirin. Son hedefin gerçekleşmesini beklemeyin.
Çocuklarınız hata yaptığında, kişiliği değil, davranışları üzerine konuşun. "Sen zaten hep böylesin" demek yerine, davranışı üstünde durun ve ne beklediğinizi net olarak söyleyin.
Çocuklarınızı ilgi ve yetenekleri dışındaki alanlara zorlamayın.
Çocuklarınızla iletişim kurun ve onları dinleyin. Çocuklarınızla konuştuğunuz konular sadece okul, ders, not olmasın.
Çocuklarınıza güvenin ve güvendiğinizi gösterin.
Çocuklarınıza onları sevdiğinizi belli edin, söyleyin. "İçinden sevmek" diye bir sevgi türü yoktur. Dokunmadan, dinlemeden, paylaşmadan sevgi olmaz.
Sevgi, yüreklendirme ve takdir insana değerli olduğu duygusu verir. Değerli olduğunu hisseden insan da çevresine değer verir.
ÇOCUKLARINIZLA BİRLİKTE OLMANIN TADINI ÇIKARTACAĞINIZ; MUTLU, NEŞELİ, EĞLENCELİ BİR TATİL GEÇİRMENİZİ DİLERİZ.
Uzm. Psikolog Ferzan ÇELİK
Adres:
Cumhuriyet Mahallesi Uzundere Sokak No26 Üsküdar/İSTANBUL
Telefon
216 412 11 77